DİZELLERE TAŞ ÇIKARIYOR
Toyota’nın Türkiye’de ürettiği ilk yerli hibrit SUV olan C-HR, farklı tasarım anlayışı ve motor seçeneğiyle dikkat çekiyor. Şehir içini oldukça seven model, hibrit motorla dizellere taş çıkartıyor.
Japon otomotiv devi Toyota, son dönemde gerçekleştirdiği tasarım hamlesiyle adeta kabuk değiştirdi. Markanın adeta konsept bir otomobil olarak pazara sunduğu C-HR modeli, kısa sürede yollarda en çok görmeye başladığımız otomobillerden biri haline geldi. Araç, Türkiye’de üretilen ilk crossover/SUV ve hibrit araç unvanına sahip. Bu ayki konuklarımızdan olan Toyota C-HR, hibrit versiyonuyla ne kadar iddialı olduğunu bize kanıtlamaya çalıştı. Tasarımıyla yollarda görebileceğiniz en farklı model olan C-HR, kaslı ve sportif hatlarıyla dikkat çekiyor. İnce tasarımlı farları, yüksek burnu, geniş hava girişine sahip tamponu ve ön bölümde yatay ve dikey vurulan fırça darbeleriyle oldukça karakteristik bir yüz tasarlanmış. Son derece yatık tasarlanmış arka cam, karoserin dışına taşan farlar, dışarı doğru fırlamış gibi görünen bagaj kapağı, büyük bir difüzörü andıran kaplamalar, dev tavan spoyleri ve geniş tampon, arkadan gelen sürücülere keyifli bir manzara vadediyor.
8 inçlik dokunmatik ekran
Aracın iç mekanı da tıpkı dışı gibi radikal bir tasarıma sahip. Kapıyı açıp içeri girdiğinizde oldukça şık bir kokpit karşınıza çıkıyor. Donanıma göre mavi veya kahverengi olan kokpitin üst şerit, koltuk döşemeleriyle uyum içerisinde. 8 inçlik Toyota Touch ekranı, piyano siyahı kaplamalar ve sürücüye dönük kokpit, dikkat çekici bir görünüme sahip. Gösterge tablosunun ortasında ise 4.2 inçlik renkli TFT ekran var. Kokpitte sadece otomatik klimanın kumanda birimleri yer alıyor. Diğer donanımlara erişim renkli dokunmatik ekrandan gerçekleştiriliyor. İç mekanda kalite ve işçilik başarılı seviyede. Önde sunulan yaşam alanı oldukça ferah. Arka bölüm ise, küçük camların da katkısıyla biraz dar hissettiriyor. 8 inçlik ekrandan da pilin şarj durumu ve sürüşle ilgili tablolar görülebiliyor. Ayrıca vites kolunun arkasında, elektrikli sürüşle ilgili seçim tuşlarına yer verilmiş.
Şehir içini seviyor
Hybrid model 1.8 litrelik benzinli ünite ve elektrik motorun birlikteliğinden oluşuyor. Sürüş esnasında kendini şarj eden sistem, ayrıca bir priz bağlantısı gerektirmiyor. 98 beygir güç üreten benzinli ünite, 142 nm’lik tork değeri vadediyor. Elektrikli motorsa 53 kW (72 beygir) ve 163 nm tork üretiyor. Toplam sistem gücü 122 beygir. Kulağa çok da yüksek gelmeyen bu güç, sürüş esnasında herhangi bir zayıflık hissettirmiyor. Araç saatte 60 kilometre hıza kadar sadece elektrik enerjisiyle yol alabiliyor. Bunun üzerindeki hızlarda benzinli, güç gerektiren hızlanmalardaysa her iki motorla birden yol alıyor. e-CVT şanzımanla kombine edilen motor, 0-100 km/s ivmelenmesini 11 saniyede tamamlıyor ve aracın maksimum sürati saatte 170 kilometre. Aracın ortalama tüketimi 3.9 litre. Bu rakam, şehir içi kullanımda, düşük hızda elektrikle yol alındığı için 3.5 litreye kadar geriliyor.